BIST 100 9.684 DOLAR 32,51 EURO 34,81 ALTIN 2.428,32
25° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

TADİV Başkanı Attar'dan uluslararası örgütlere çağrı: Sessiz kalmayın

TADİV Başkanı Attar'dan uluslararası örgütlere çağrı: Sessiz kalmayın

TADİV Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar, uluslararası teşkilatlara Ermenistan’ın Azerbaycan‘a yönelik taarruzları nedeniyle çağrıda bulundu. Attar, "Ukrayna konusunda peş peşe açıklama yapan devlet ve kurumların Azerbaycan topraklarına yönelik ısrarlı taarruza sessiz kalmamasını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı, 12 Eylül gecesi, Ermeni silahlı kuvvetlerine ait birliklerin Azerbaycan-Ermenistan devlet sınırının Daşkesen, Kelbecer ve Laçın yönlerinde büyük çaplı provakasyonlar gerçekleştirdiğini duyurdu.

Cumhurbaşkanı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurul üyesi ve TADİV Başkanı Prof.Dr.Aygün Attar, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu ve Avrupa Birliği İnsan Hakları Mahkemesi’ne Azerbaycan'ın Birleşmiş Milletler'in 51. maddesi gereğince meşru müdafaa hakkını kullandığını belirterek ülkelerin Ermenistan'ın taarruzuna sessiz kalmamasını istedi.

'AZERBAYCAN MEŞRU MÜDAFAA HAKKINI KULLANMIŞTIR'

Prof. Dr. Aygün Tatar'ın bildirisinde şu ifadeler yer aldı:

"Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne Azerbaycan, Ermenistan tarafından 30.yıla yakın işgal altında tutulan tarihi topraklarını geriye almak için BM 51.maddesi gereğince meşru müdafaa hakkını kullanmıştır. 44 gün süren Karabağ savaşım sonrasında ise bölgede kalıcı barış ve ekonomik kalkınma için önemli bir süreç başlatmıştır. Türkiye’nin önerdiği Ermenistan ile normalleşme sürecine destekleyici katkılarda bulunmuş, hatta bölgenin geleceği için hayatı önem arz eden iktisadi işbirliği ittifakına 3+3 formülü ile Ermenistan‘ın da dahil edilmesi çağrısında bulunmuştur. Tüm bunların mukabilinde Ermenistan, barış protokolünde yer alan temel hususların uygulanması ve gerçekleştirilmesi planlanan işbirliğinden ısrarla ve çeşitli bahanelerle kaçınma taktiğini izlemiş, mütemadiyen Azerbaycan sınırlarında tahrip faaliyetlerine devam etmiştir.

'MOSKOVA'DA VE BRÜKSEL'DE FAKLI, ERMENİSTAN İÇERİSİNDE FARKLI'

Azerbaycan Devlet Başkanı tarafından Rusya ve Avrupa’da yapılan üçlü görüşmelerde Ermenistan’ın süreci provoke eden tutumu Başbakan Paşinyan‘ın yüzüne karşı açıklanmış, Ermenistan‘ın Azerbaycan‘a karşı hukuk dışı kural tanımaz eylemleri devan ederse gerekli cevabın verileceği bildirilmiştir. Moskova ve Brüksel’de farklı Ermenistan içerisinde farklı davranan, ülke içi ekonomik kriz ve savaş mağlubiyetinin yarattığı psikolojik travma (en önemlisi dışarıdaki Ermenistan Diasporasının baskılarıyla) sonucunda siyasi arenada bocalama yaşayan Ermenistan başbakanı dahili krizin yarattığı bunalım ve başına buyruk kurumların kışkırtmasıyla Azerbaycan‘ın sınır boyu yerleşim mıntıkalarının, Daşkesen Laçın ve Kelbecer‘in yoğun ateşe tutulması, açılan ateşler sonucunda Azerbaycan askerlerinden hayatlarını kaybedenlerin olması ve Laçın ve Kelbecer’in onarımında çalışan işçilerin hayati tehlikesinin devam etmesiyle başlayan insanlık dışı hukuksuz taarruza sessiz kalmıştır.

'SESSİZ KALINMAMASINI TALEP EDİYORUZ'

Azerbaycan devlet kurumları tarafından yapılan resmî açıklamada yaşanan tüm olayların sorumlusu olan Ermenistan ‘a gerekli cevabın verildiği belirtilmiş ve Ermenistan‘ı uluslararası hukuk çerçevesinde devlet kimliği sorumluluğu içerisinde hareket etmeye davet etmiştir. Bölgede ve dünyada barışı tesis etmek için olağanüstü gayret gösteren Türkiye’nin sivil toplum kuruluşları olarak Can Azerbaycan‘ın haklı davasında devlet ve millet olarak yanında olduğumuzu belirtmekle birlikte tüm uluslararası teşkilatları Güney Kafkasya’da savaşın müsebbibi olan ve masum insanların barış içerisinde yaşamasının önündeki en büyük engele dönüşen Ermenistan‘ı protesto etmeye davet ediyoruz. Topraklarını terk etmek zorunda kalan insanların , hayatını kaybeden masumların savaş travması yaşayan insanlığın ön yargıyla sorumsuzluk içinde gerçekleşen davranışlardan kaynaklandığında şahit oluyoruz. Savaş çığırtkanlığı yapanların günümüzde dünyamıza insani ekonomik ve siyasi olarak kestiği fatura ortadadır. Ukrayna konusunda peş peşe açıklama yapan devlet ve kurumların Azerbaycan topraklarına yönelik ısrarlı taarruza sessiz kalmamasını talep ediyoruz.

'ERMENİSTAN'IN CEZALANDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ'

Amerika’daki Ermeni diasporasının güdümünde olan Ermenistan‘ın ekonomik olarak sınırlandırılmasını Ermenistan‘ın uluslararası hukuka uygun davranmadığı için cezalandırılmasını talep ediyoruz. Rusya ‘ya boykot uygulayan devletler ve kuruluşları savaş suçlusu işgalci Ermenistan ‘a değişik adlar altında parasal yardım yapması kabul edilmez olup çifte standardın somut göstergesi olmaktadır . Ermenistan‘ın Azerbaycan sınırlarını ihlal ateşi sonucunda hayatını kaybeden kahraman Azerbaycan Ordusu askerlerine Allah rahmet eylesin. Aileleri başta olmakla kardeş ülkemize taziyelerimizi sunuyoruz. Vatan toprağı uğrunda canını esirgemeyen gayretli Azerbaycan halkına selam ve desteklerimizi yeniliyor ve sonuna kadar Azerbaycan ‘ın hak davasında onunla birlikte olduğumuzu beyan ediyoruz. #SeninleyizAzerbaycan"