Son zamanlarda alışveriş merkezi, restoran ve park gibi halka açık alanlarda yaşanan silahlı çatışmalar ve mafya “hesaplaşmaları” akıllara Türkiye’deki güvenlik sorunlarını getirdi. İstinye Park ve Vadi İstanbul gibi kamusal alanlarda görülen çatışmalara bir yenisi daha eklendi. Son olarak dün Haliç’te çıkan silahlı çatışmada bir kişi öldü, bir kişi ise yaralandı.
Cumhuriyet'ten Şeyda Öztürk'ün haberine göre, İtalya ve Meksika gibi ülkelerde görülen mafya hesaplaşmalarını İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Şubesi Kurucu Müdürü Adil Serdar Saçan Cumhuriyet’e anlattı. Saçan, “Mafya, ülkede bir seviye yükseldi. Suriye, İran, Afganistan gibi yerlerden gelen ve ne oldukları belli olmayan insanlar potansiyel organize suç ve terör örgütleri tarafından kullanılmaya müsaitler” dedi.
YABANCILARA DAİR BİLGİ YOK
Ülkedeki kaçak, mülteci veya sığınmacıların da tehdit olduğunu söyleyen Saçan, “Ülkenin asıl sorunu kim oldukları belli olmayan, parmak izleri bulunmayan kişiler. Dolandırıcılık şubeleri büyük oranda Suriyeliler üzerinden alınmış sim kartları kullanıyorlar. Afgan ve Suriyeliler tetikçi olarak kullanılmamışlarsa bile kullanılacaklardır. Bunlar parasız pulsuz oldukları için git şuna sık sana 10 bin TL verelim diyecekler” ifadelerini kullandı.
Güvenlik açığında valilik ve Emniyet müdürlüğünden hesap sorulması gerektiğini belirten Saçan, “Biz hesapların sorulmadığı bir dönemde yaşıyoruz. Bizim zamanımızda ‘Polis nerede?’ diye bağıran basın, sokağın ortasında çatışma oluyor, ‘kavga’ diyor. Bunlar silahlı kavga değil. Son bir ay içerisinde mafya olaylarında 40’ın üzerinde ölü var. Bu meselelerin çözümü aslında polis veya jandarma da değil. İşi kolluk güçlerine yıkıp çekildiler. Siyaset, Meclis ve Cumhurbaşkanlığı nerede? Neden bu konuların üzerine gidilmiyor ve özel birimler harekete geçirilmiyor?” diye konuştu.
TÜRKİYE MEKSİKA’YA DÖNDÜ
Mafyanın dört ayağının olduğunu söyleyen Saçan, şunları kaydetti: “Basın, siyaset, kamu görevlileri ve iş insanları. Siyaset bir ayağı olduğuna göre mafyanın temizlenmesini istiyorsa ortaya çıkıp ‘Ben bunu istiyorum’ demeli.”
Türkiye’nin gittikçe Meksika’ya benzediğini dile getiren Saçan, “Geçenlerde bir mafya üyesi polis arabasıyla adliyeye götürülürken polis arabasına ateş açtılar. Mafya, polis aracının içerisindeki mafya mensubuna ateş etmek için polisi vuruyor. Bu daha önce yaşanmamıştı. Bu vahim bir gelişme” dedi.