Ne eğitimde ne de bir işte çalışan (15-24 yaş arası) gençlerin oranı ise yüzde 25,5 olarak hesaplandı.
15-24 yaş arasında 12 milyon 725 bin kişi bulunuyor. Bu nüfusun 5 milyon 62 bini eğitimde, 2 milyon 366 bini istihdamda, 2 milyon 976 bini ise ne eğitimde ne de istihdamda.
15-19 yaş grubunda bulunan 6 milyon 402 bin kişiden sadece 3 milyon 791 bini eğitimde görünüyor. 15-19 yaş aralığında bulunan 1 milyon 57 bin kişi ise ne eğitimde ne de istihdamda bulunuyor.
(TUİK güncel verileri)
****
Ülkemizde zorunlu eğitim 4+4+4 ile 12 yıla çıkarıldı. 6 yaşında okula başlayan çocuklar en erken 18 yaşında zorunlu eğitimi tamamlayabiliyor. Liselerdeki okullaşma oranlarından da anlaşılacağı üzere zorunlu eğitim çağında olmasına rağmen neredeyse 5 gençten biri liseye gitmiyor. 15-19 yaş aralığında bulunan 1 milyon 57 bin öğrencinin yaklaşık 1 milyonunun ortaöğretim kurumlarında olması gerekiyor.
PEKİ, BU ÇOCUKLAR NEREDE?
Milli Eğitim Bakanlığı’na sorulduğunda, “6287 sayılı Kanun gereği zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılmıştır. Eğitim öğretim çağına gelmiş tüm bireyler eğitim öğretim kurumlarında kayıt altındadır” şeklinde cevap veriyor.
Bu çocuklar kayıt altında ise;
Liselerdeki okullaşma oranı neden yüzde 83,5?
MEB bu çocukları neden bulamıyor. Nüfusta kaydı olan tüm yurttaşların eğitim yaş çağına geldiğinde otomatik olarak bir okula ön kaydı yapılıyor. Çocuğu ilkokula başlayacaklar bu durumu çok iyi bilirler. Okul yaş çağına gelmiş tüm çocukların evlerine en yakın okula ön kaydı sistem tarafından yapılıyor. 12 yıllık eğitimin zorunlu olması nedeniyle okullaşma oranlarının yüzde yüze yakın olması gerekiyordu. Ancak 4+4+4 süreci ile ilk ve ortaokullarda okullaşma oranlarının ciddi oranda düştüğü görülüyor. Liselerde ise yaklaşık 5 çocuktan biri okula gitmiyor. Tüik rakamları da bu verileri doğrular nitelikte. Eğitim Öğretim yaş çağında olan tüm çocuklar kayıt altında ise liselerde olması gereken yaklaşık 1 milyon öğrenci nerede?
****
2018 okullaşma oranlarına bakalım.
4+4+4 eğitim modelinin uygulanmaya başlamasından bu yana;
• İlkokul düzeyinde okullaşma oranı %98,67’den %91,54’e geriledi.
• Ortaokul düzeyinde okullaşma oranı %98,67’den %94,47’ye geriledi.
Bu verilere göre ilk ve ortaokul düzeyinde yaklaşık 750 bin, lise düzeyinde ise yaklaşık 1 milyon çocuğun okullaşamadığı görülüyor.
İlköğretim düzeyinde yüzde 98,6 olan okullaşma oranını yüzde 91’lere nasıl düştü?
*****
MEB bu çocukların durumunu araştırmak yerine bakın neler yaptı.
• Kendi hazırladığı 2023 vizyon belgesini MEB anlatamadı. Bazı akademisyenleri il il gezdirerek onlara anlattırdı.
• Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğünce yürütülen projeler için 2 milyar 15 milyon liranın 1 milyar 670 milyonunu (%82,88’i) çalıştay ve toplantılar için kullandı. Ödeneğin asıl kullanılması gereken donanım, makine-teçhizat gibi kalemleri için hiç harcama yapmadı.
• Ortaöğretim Genel Müdürlüğü 6 milyar 708 milyon TL yatırım projesi ödeneğinin, 6 milyar 134 milyon TL’sini (%91,44) çalıştay vb. etkinliklerin yolluk ve organizasyonları için kullandı.
• Yetkisi olmayan kişiler tarafından hesap açıldı. Projelerden gelen milyonlarca avro şahsi hesaplarda vadeye yatırıldı.
• Fatih Projesine boşu boşuna 3,4 milyar harcandı.
• ÖZEL OKUL ÜCRETİNİN daha altında gelir beyan eden birçok aileye Eğitim Öğretim Desteği verildi.
Tüm bunlar yapılırken okullaşma oranlarındaki düşüş kimsenin dikkatini çekmedi. Okullaşamayan çocukları kimse bulamadı. 15-19 yaş aralığında istihdam edilmeyen 1 milyon 57 bin öğrenci eğitim de de değilse nerede?
Eminim Bakanlık da arıyor bu çocukları. 7 yıl oldu zorunlu eğitim 12 yıla çıkalı…
Milli Eğitim Bakanı yapay zeka diyor, öz gelecek diyor.
Biz ise çocuklarımızı evden okula ulaştıramıyoruz.
EĞİTİM UZMANI ALİ TAŞTAN
