İddialara göre, A.E., kendisine şiddet uygulayan 2 yıllık eşi O.E.’den boşanmak istedi. Bunun üzerine O.E., eşine dava sonuçlanana kadar birlikte yaşamaya devam etme teklifinde bulundu. Teklifi reddeden A.E. çocuğuyla birlikte Altındağ’da yaşayan babaannesi A.Ç. ve dedesi Ş.Ç.’nin evine yerleşti.
Durumu kabullenemeyen O.E., eşi A.E.’yi ve ailesini tehdit etmeye başladı. Bununla da yetinmeyen O.E., eşinin amcasının evini bastı ve kardeşi G.Ç.’nin parmaklarını kırdı. Tehditlerinin ve saldırılarının dozunu artıran saldırgan koca, akrabalarıyla birlikte eşinin sığındığı evi silahla basarak camları kırdı.
O.E. ile abisi M.E.’nin son olarak dün gece dede S.Ç.’nin otomobilini kundakladığı öne sürüldü. Hayatlarından endişe duyan A.E. ile ailesi ise saldırganların yakalanmasını istedi. Kundaklama olayıyla ilgili inceleme başlatılırken, çareyi İstanbul’a yerleşmekte bulan A.Ç. ise apar topar Ankara’ya gelerek, sürecin takipçisi olacağını kaydetti.
“BABASI DA BİZİ ÖLDÜRMEYE GELDİ”
Mağdur eş A.E., boşanmak istediği eşinin uyuşturucu madde kullandığını ileri sürerek, "İki senedir evliyim. Boşanma davası açtım. O sürede de babaannemlerle kalıyordum. Eşim bana sürekli fiziksel ve psikolojik şiddetler uyguladı. Uzaklaştırma almama ve elektronik kelepçe olmasına rağmen bıçaklandım. Bana, ’kız kardeşini, büyükbabanı öldüreceğim’ demişti. Uzaklaştırma almadan önce de, ’dedenin arabasını yakacağım’ demişti. Cezaevine girdi çıktı. Silah ve uyuşturucu ticareti yapıyorlar. Eşimin babası iki hafta önce buraya bizi öldürmeye geldi. Abisi de o sırada tabanca ile bekliyordu. Tehditler savuruyorlardı. Sürekli uyuşturucu kullandığı için ne yaptığını bilmiyor. Amcamın evini çekiçle bastı. Evlerimizin camlarını kırdı. Kız kardeşimin parmaklarını kırdı. Hiçbirimizin can güvenliği yok" dedi.
“BANA UYUŞTURUCU İÇİRMEYE ÇALIŞTI”
A.E., eşi O.E. ile akrabalarının silah ticareti yaptığını da iddia ederek, "Arabayı yakmadan önce bunu tehditle dile getirmişti. ‘Büyükbabanın arabasını yakıp amcanı, büyükbabanı, babaanneni, en son da seni öldüreceğim’ dedi. Evlerinde uyuşturucu satıyorlar, silah ticareti yapıyorlar. Dün gece de abisi ile birlikte gelip arabayı yakmışlar. ‘Nikah bitene kadar yanımda duracaksın’ dedi. Ben de kabul etmedim. Bana uyuşturucu içirmeye çalıştı. Ben de başka yerlere sığındım. Bu sefer de aileme zarar vermeye başladı. Defalarca her yere şikayette bulunduk. Yardım istiyoruz" ifadelerini kullandı.
“SÜREKLİ ŞİKAYETÇİ OLDUK AMA KURTULAMADIK”
Yanan aracı kullanılamaz hale gelen dede Ş.Ç. ise, "Dün akşam sesler duyduk. Kapımız çaldı. Komşular geldi, ‘arabanız yanıyor’ dedi. Bakmaya gittik. Arabanın her yeri alev içindeydi. Torunumuzun eşi yakmış arabayı. Komşumuz iki kişinin kaçtığını görmüş. Aynı kişi bundan bir ay öncede evimizin camını kırdı. Tehditler savurmaya başladı. Babası da pompalı tüfekle kapımıza geldi. Gece gelip kapımızı tekmelediler. Bizi daha önce de rahatsız ediyorlardı. Saldırgan torunumu bıçakladı. Hapse girdi sonra tekrar çıktı. Oğlumun gece evini basıp çekiçle saldırdılar. Telefonda sürekli, ‘evininizi, köyünüzü yakacağım’ diye tehditler savuruyordu. Sürekli şikayetçi olduk ama bir türlü kurtulamadık. Bu geceki olaydan sonra da kaçmış. Şu anda firari durumda. Aracım da şu anda kullanılamaz halde. 225 bin lira değerindeydi" dedi. (İHA)
