Dere yatağında organize ölüm

Birgün’den Aycan Karadağ’ın haberine göre Zonguldak’ın Gökçebey ilçesinde devam eden Organize Sanayi Bölgesi(OSB) kurma çalışmaları yeni bir aşamaya geldi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü Zonguldak-Bartın-Karabük Çevre Düzeni Planı’nda değişikliğe gitti. Filyos Çayı’nın iki yakasında, 64 hektar arazi Oranize Sanayi Bölgesi (OSB) ilan edildi. ‘Tarım arazisi’, ‘taşkın alan ve dere yatağı’, ‘tarımsal niteliği korunacak alan’, ‘çayır ve mera’ ve ‘Filyos çay yatağı’ olarak tanımlanan yaklaşık 64 hektar büyüklüğündeki araziyi OSB alanı olarak değiştiren Bakanlığın, askıya çıkardığı karara bölgede yaşayan yurttaşlar tepki gösterdi. Sel ve deprem açısından büyük risk taşıyan alanın ekolojik değerinin de çok büyük olduğunu söyleyen yurttaşlar, hazırladıkları dilekçelerle askıya çıkan plana itiraz etti.

FELAKETE DAVETİYE

Zonguldak Çevre Koruma Derneği Başkanı Ahmet Öztürk, “Meydana gelen Kahramanmaraş merkezli son deprem ve sonrasında yaşanan sellerde bu tip riskli alanlardaki yapılaşmanın nasıl felaketler yarattığını hepimiz kahrolarak görmüşken bakanlığın aldığı karar inanılır gibi değil. İlan edilen Gökçebey OSB, Filyos Irmağı’nın iki yakasında, 412 hektar üzerine kurulacak. Tamamı alüvyonlu toprak üzerinde inşa edilecek OSB’nin sel ve su baskını riski nerdeyse yüzde yüz. Herhangi bir depremde sıvılaşma etkisi nedeniyle yıkım kaçınılmaz olacak. Filyos Çayı gibi bölgemizin tek su kaynağının kirletilmesi, en önemli tarım alanlarının yok edilmesi pahasına böyle bir yatırımı planlamak bile isteye felakete davetiye çıkarmaktır. Ortasından ırmak geçen OSB gibi bir planlama harikası yaratan cin fikirlileri nereye havale edeceğimi bilemiyorum” dedi.

İlan edilen OSB planlamasına karşı kapsamlı bir itiraz dilekçesi hazırladıklarını da söyleyen Öztürk, “Bölgenin en değerli ekosistemi üzerinde planlanan Gökçebey OSB, toprak üreten fabrika olan taşkın alanlarının üzerinde planlanıyor. Sucul ve karasal canlıların yaşam alanlarını yok edip Kızılırmak Deltası’ndan Sakarya Irmağı’na kadar olan bölgenin ekolojik değeri en yüksek bölümünün ekosistem bütünlüğü bozuluyor. Uluslararası sözleşmelere, yerel hukuka olduğu kadar sürdürülebilir kalkınma ilkelerine de aykırı olan değişiklik, eskinin de eskisi bir planlama mantığının ürünüdür, derhal iptal edilmelidir” diye konuştu.

Öztürk, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Yapılan planlama, kıyıların herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanması ilkesine de aykırı. İtiraz dilekçemizi Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne sunacağız. İtirazımız kabul edilmez, çalışmalar sürerse, bu kez hukuk yoluyla doğamızı korumaya çalışacağız.”