BIST 100 10.277 DOLAR 32,34 EURO 34,81 ALTIN 2.393,53
16° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Kadınlar İzmir'de de sokaktaydı: 8 Mart’ta geceyi aydınlatıyoruz

Kadınlar İzmir'de de sokaktaydı: 8 Mart’ta geceyi aydınlatıyoruz

İzmir'de kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde bir araya geldi. Yapılan açıklamada, "Fetvalarınız, şiddetiniz, baskınız bize sökmedi, sökmeyecek" denildi.

Kadınlar 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Türkiye’nin dört bir yanında sokağa çıktı. İzmir’de de Feminist Gece Yürüyüşü için Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde toplanıldı. Buradan yürüyüşe başlayan kadınlar, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı.

Birgün'de yer alan habere göre, açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

"Dünyanın birçok yerinde sağ-muhafazakarlığın yükselişiyle kadınlara ve LGBTİQ+’lara yönelik şiddet ve nefret politikaları her geçen gün artmaya devam ediyor. Toplumsal cinsiyet karşıtlığı üzerinden şekillenen bu hareketler bir yandan doğrudan varoluşlarımızı hedef alırken, bir yandan da kadınları kutsal aile içerisine hapsediyor. Türkiye’de de bu sağ popülist söylemleri üreten AKP-MHP iktidarı ve yancıları Yeniden Refah Partisi, her geçen gün kadınları ve ve lubunyaları hedef alan açıklamalarla karşımızda. Kadınları ev içi ücretsiz emek, kutsal aile ve annelik üzerinden evlere hapsetmeye çalışan AKP-MHP ittifakı, İstanbul Sözleşmesinin de feshedilmesinin ardından 6284 Sayılı Kanuna saldırılarını sürdürüyor. Dişimizle tırnağımızla kazandığımız haklarımızı ataerkiye teslim etmeye niyetimiz yok.

"Genç kadın intiharları politiktir"

Yoksulluk sebebiyle üniversite eğitimine erişemeyen, aile evinde şiddete maruz kalan, erken yaşta zorla evlendirilen genç kadınlar seçeneksizliğe ve intihara sürükleniyor. Zeren Ertaş’ın katledilmesinden sonra dahi yurtlarda hiçbir önlem almayan, bozuk yemekleri öğrencilerin önüne koyan, yurtlarda ahlak bekçiliğinden vazgeçmeyen, trans öğrencilerin barınma hakkını gasp eden transfobik yurt ve üniversite yönetimlerden hesap soruyoruz. Genç kadın ve lubunya intiharları politiktir.

Tüm bu yıkıntılar arasından, şiddet sarmallarından çıkıp eşit ve özgür bir yaşamı kuracağız. Feminist bir dünyayı kurmadan bitmeyecek isyanımız. Bu hayatın kırıntılarını değil tamamını istiyoruz, ve bunu elde edene kadar mücadelemiz sürecek. Failleri ödüllendirenlere, kadınları kaybedenlere, LGBTİQ+ düşmanlığını perçinleyenlere karşı sözümüz bitmedi, oturduğunuz koltuklardan hayatlarımıza dair kararları kolay kolay verdirtmeyiz. Fetvalarınız, şiddetiniz, baskınız bize sökmedi, sökmeyecek. Karanlığı yırtıp rengarenk bir hayatı mutlak kazanacağız. Erkek devlet şiddetine, kutsal aileye, savaşa, yoksulluğa karşı yaşasın feminist dayanışmamız, yaşasın feminist mücadelemiz"

İzmir Kadın Platformu (İKP) tarafından yapılan açıklamada, "Yoksulluk, şiddet, sömürü ve savaşın kadınlar üzerinde yarattığı yıkıma karşı, yaşam hakkımızı savunmak için buradayız. Dünyanın dört bir yanında kazanılmış haklarını gasp etmeye çalışan iktidarlara karşı eşit, özgür bir yaşamı kazanmak için sokakları, meydanları dolduran tüm kadınlarla birlikte eşitlik ve özgürlük için buradayız. Kadın ve LGBTİ düşmanı politikalarınıza karşı, birbirimizden, dayanışmamızdan, haklarımızdan, hayatlarımızdan ve mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Erkek egemen kapitalist düzeninize karşı, eşit, özgür bir hayatı kazanana dek örgütlü mücadelemiz devam edecek. Ve kadın özgürlük mücadelemizde hiçbir kadın, hiçbir zaman yalnız yürümeyecek" denildi.