İş bırakmışlardı: Sağlık çalışanları hakkında tutanak tutuldu

Sağlık alanında faaliyet gösteren 19 sendika ve iki aile hekimliği dernekleri federasyonunun katılımıyla kurulan Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu çatısındaki sağlık çalışanları, Türkiye genelinde iki günlüğüne iş bıraktı. Sağlık Bakanlığı, hastaneler ve il sağlık müdürlükleri önünde iki gün boyunca bir araya gelen sağlık çalışanları; gerçekleştirdikleri eylemlerde, şiddetin önlenmesi, ekonomik ve özlük haklarının verilmesi, liyakatli yönetim istemlerini dile getirdi.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, eylemin olmadığı günlerde yoğun kalabalık nedeniyle yurttaşların randevu alamadıkları gerekçesiyle isyan ettiği Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesi, Hacettepe Üniversitesi Hastanesi ve Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi ilk kez kalabalık değildi. Öğrenilen bilgiye göre sağlık çalışanlarının bir bölümü yaz dönemi olması nedeniyle yıllık izinde, büyük bir bölümü ise iş bırakma eylemindeydi. Acil sağlık hizmetlerinde aksama yaşanmazken eylemin haberini alan hastaların da hastaneye gelmeyi tercih etmediği de belirtildi.

Ankara’daki hastanelerde idarelerin önceki gün sabah saatlerinde iş bırakanlara yönelik tarama ve tespitler yaptığı ve iş bırakan birim çalışanları için tutanaklar tutulduğu öğrenildi.

‘FİŞLEME SUÇTUR’

Tutanakları yargıya taşıdıklarını belirten Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur, “Sağlık emekçileri, Bakan Koca’nın ifade ettiği gibi ‘sokaklarda’ değil, çalıştığı kurum ve kuruluşların bahçelerinde basın açıklaması yaptı. Bizler çalıştığımız kurum ve kuruluşların bahçesine ‘sokak’ demiyoruz” dedi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Kubilay Yalçınkaya da “İdarelerin tutanaklar ile iş bırakanları fişlemesi, çalışanlar arasında ayrıma gitmesi, güç göstermek için hukukun dışına çıkması suçtur” diye konuştu.

‘TÜKENİYORUZ’

Ankara’da iş bırakma eylemine katılan SABİM çatısı altındaki sağlık meslek örgütleri, eylemin ikinci gününde de Ankara İl Sağlık Müdürlüğü önünde seslerini yükseltti. Basın açıklamasında “Tükeniyoruz, açlık sınırındayız, ölüyoruz” dedi.