BIST 100 9.916 DOLAR 32,40 EURO 34,85 ALTIN 2.436,02
14° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Korkutan görüntü: İstanbul’un suyunu sağlayan baraj kurudu

Korkutan görüntü: İstanbul’un suyunu sağlayan baraj kurudu

Trakya'dan İstanbul'un suyunu karşılayan 3 barajdaki doluluk oranı kuraklık nedeniyle büyük ölçüde düştü. Kuruyan Kazandere Barajı'nın yüzeyi otlarla kaplandı ve yeşil renge büründü.

Kırklareli’nin Vize ilçesi sınırlarındaki Kazandere, Pabuçdere ve İstancalar barajlarında doluluk oranı yüzde 5’lere düştü.

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) internet sitesindeki verilere göre, Kazandere’nin doluluk oranı yüzde 5.14, Pabuçdere’nin yüzde 3.91 ve İstancalar’ın ise yüzde 33.28 olarak ölçüldü. Pabuçdere ve Kazandere barajlarının büyük bir bölümü kururken, Kazandere’nin kuruyan bölümlerinde otlar çıktı ve barajın yüzeyi yeşil renge büründü. Barajın kuruyan ve otlarla kaplanan kısmında ise besicilerin hayvanlarını otlattığı görüldü.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, barajdaki su seviyelerinin düşmesinin temel sebebinin ne olduğunun artık bilindiğini belirterek, şunları söyledi:

– İklim değişikliği, küresel ısınma, yağışların azalması, mevsimlerin kayması; bunlar hep bu bölgeyi etkileyen ve global ölçekte de hissedilen iklim değişikliğinin sonuçları oluyor. Bu iklim değişikliğiyle yaşamaya ve adapte olmaya mecburuz. Bölgede büyük barajlar var, bunlar İstanbul’u da besleyen 10 tane barajdan 2 tanesi. Kazandere ve Pabuçdere barajlarının son 10 yılda gördüğü en düşük seviye.

– İstanbul’un 10 tane barajın toplamına baktığımızda hiç yüzde 60’ların veya 65’in altına düşmemiş, sadece 2014 yılında ciddi bir dramatik düşüş yaşanmış. Ondan sonraki 10 yıl boyunca yüzde 44’te ve 49 oranında hiç düşmemiş, bugüne kadar. Dolayısıyla, bu artık bize şunu gösteriyor: Bu bölgede özellikle Akdeniz iklim kuşağında yer alan Türkiye’mizde, bu bölgede yağışlarda bir azalma ve su temininde zorluklar meydana gelmiş durumda.

Korkutan görüntü: İstanbul’un suyunu sağlayan baraj kurudu - Resim : 1

“ARTIK ADAPTE OLMAMIZ GEREKİYOR”

Su kullanımıyla ilgili olarak artık iklim değişikliğine mutlaka adapte olmanın önemli olduğunu belirten Tecer, şöyle devam etti:

– İklim değişikliğinin temel sebepleri ve sonuçlarından biri de su kullanımıyla ilgili. Biz artık yaşantılarımızı günlük hayattaki su kullanma biçimimizi iklim değişikliğine adapte bir şekilde sürdürmeliyiz. Bu dönüşümü gerçekleştirmeliyiz; kişisel olarak yapacaklarımız var, toplumsal olarak yapacaklarımız var. Ülke olarak, politika geliştiriciler olarak yapılacaklar var. Bu konunun sevk ve idaresinde bulunan kurumların yapacağı şeyler var.

– Kişisel olarak, günlük yaşantımızda kullandığımız suyu tasarruflu bir şekilde tüketmek zorundayız. Günlük aktivitelerimizi düşündüğümüzde su tüketimimizi minimum seviyeye çekmeliyiz. Sonra sanayinin ve tarımın kullandığı sularda daha teknolojik, daha suyu verimli kullanan bir üretim biçimine dönüşmek zorundayız. Bu bölgede de yine kurumların ve devletlerin yapması gereken ülke seviyesinde politikaları hayata geçirmek gerekiyor. Su yönetimi çok ciddi bir meseledir. Bütün ülkeler için böyledir; ülkemiz için, Türkiye için ve bu bölge için de inanılmaz aciliyeti olan bir konudur. Bu günden tez yok, planlı bir şekilde bu bölgedeki suyun yönetimi, suyun tüketimi konusunda iklim değişikliğine adapte olabilen bir yaşamsal döngüye kavuşmamız ve onu başlatmamız gerekiyor.

“BURALARDA BALIK TUTAR, YÜZERDİK”

Barajların bulunduğu Aksicim Mahallesi’nde yaşayan Hüseyin Duran (34), kuruyan barajda artık hayvanlarını otlattıklarını söyledi. Kazandere Barajı’nın kuruduğunu belirten Duran, “Su seviyesi bitmiş durumda. Daha önce buralar yüzde 95 gibi oranlardaydı, ama bu şekilde kuraklık hiç olmamıştı. Şu anda gördüğünüz gibi su seviyesi yüzde 1, belki yüzde 2 bitmiş durumda. Buradan İstanbul’a su pompalanıyor. Önceki yıllarda buralarda derelerde balık tutuyorduk. Bin bir çeşit balığımız vardı, yüzüyorduk. Burada gördüğünüz bütün alanda yüzebiliyorduk. Ama şu an su yok. Çorak bir arazi, koyunlarımız burada otluyor. Daha önceden buraya girme şansları yoktu, su doluydu” dedi.

İSTANBUL’UN SU İHTİYACINI KARŞILAYAN BARAJLAR

İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan 10 barajın toplam doluluk oranı yüzde 43.81 oldu. 2 Temmuz 2023 itibarıyla barajların doluluk oranları şöyle:

Ömerli 75.26, Darlık 59.55, Elmalı 36.07, Terkos 34.98, Alibey 24.45, Büyükçekmece 27.07, Sazlıdere 28.45, Istrancalar 33.28, Kazandere 5.14, Pabuçdere 3.91.