BIST 100 9.916 DOLAR 32,46 EURO 34,90 ALTIN 2.439,25
14° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Ali Babacan'dan Meral Akşener'e dikkati çeken 'korkak' göndermesi

Ali Babacan'dan Meral Akşener'e dikkati çeken 'korkak' göndermesi

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in cumhurbaşkanlığı seçiminde aday göstermek istediği konuşulan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a yönelik açıklamalarını eleştirdi.

"Şurada seçime üç ay kalmış daha dün masada oturanların birbirleriyle ilgili neler söylediklerini neler yaptıklarını büyük bir hicapla izliyoruz" diyen DEVA Partisi lideri Ali Babacan, "Dün elini tuttuğunuza bugün 'düşman' derseniz güven oluşturamazsınız. Dün 'adayımdır' dediğinize bugün 'korkak' derseniz güven oluşturamazsınız” diyerek Akşener'e göndermede bulundu.

Babacan sözlerinin devamında, "Ülkemizdeki bu kötüye gidişi durdurmak, milletimize hizmet için en etkili yol meşru demokratik siyasettir. Bu hukuksuzluğa, adaletsizliğe itirazı olanlara, yüreği vatan sevgisiyle dolu olan herkese, tüm demokratlara seslenmek istiyorum, asla siyasetten vazgeçmeyin. Siyaseti ülke yönetimini kifayetsizlere bırakmayın" diyerek çağrı yaptı.

Babacan Türkiye'de yakalanan çete liderlerinin vatandaşı olduğu, ülkelerin haritasını göstererek, şunları söyledi:

"Suç örgütü atalarımızın şu andaki hali bu bunlar sadece yakalananlar bir de yakalanmayan var. Onlar bu haritada nereleri dolduracak bilmiyoruz. İçişleri Bakanı'na sormak lazım. Asıl soru bu. Ne tür bağlantıları var. Ne tür ayrıcalıklar kullanarak Türkiye'de geziyor bunlar. Ülkenin Cumhurbaşkanına soruyoruz, nihai sorumlu sizsiniz. İçişleri Bakanlığı'nın biri geliyor biri gidiyor. Bugün 21 Aralık Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması başlayalı bugün tam 2 yıl oldu. 2023'te ülkemiz asrın doğa felaketini yaşadı. Asrın ekonomik felaketi de bu Kur Korumalı Mevduat olacak dedim. Rahmetli Özal'ın 1980'lerde kaldırdığı, 'Bu ülkede enflasyonun müsebbibi budur. Gençlere vasiyetim budur, asla bir daha bu ülkenin başını böyle bir belaya sokmayın' dediği bir uygulamayı 40 sene sonra şapkadan tavşan çıkarırcasına sayın Erdoğan çıkardı, ülkenin başına musallat etti. Yeni ekonomi yönetimini bundan kurtulmaya çalışıyor. 125 milyar dolara çıkan KKM uğraştılar 6 ayda indirebildikleri rakam 94 milyar. 2023 Temmuz'una kadar KKM ödenen kur farkı 312 milyar TL. Merkez Bankası ne kadar kur farkını ödediğini açıklamıyor, hani şeffaflık.

"Kendilerine bir gün Kürtleri bir gün sığınmacıları hedef alıyorlar"

Türkiye'de bazıları sadece hamasetten ibaret görüyor. Siyaset eşittir hamaset onların gözünde. Bunlar ülkesi için zerre faydalı iş yapmayan insanlar. Tüm insani değerleri ayaklar altına alıyorlar. Kendilerine bir gün Kürtleri bir gün sığınmacıları hedef alıyorlar. Onlar kendi kimliklerini düşmanlıklar üzerine inşa ediyorlar... Fikir üretmeyenler çareyi düşman üretmekte buluyor. Bunun en son örneğini bütçe döneminde de yaşıyoruz. Önce bir Kürtçe krizi yaşadık. Bir partinin Eş Genel Başkanı, Genel Kurul görüşmelerinde Kürtçe konuştu. Çok büyük ayıp değil mi? Ülkemizde en çok konuşulan ikinci dil bu Meclis çatısı altında yasak sayılıyor. Tutanaklara 'X' yazıyorlar. Fransızca’yı, İngilizce’yi bilenler konuşulduğunda tanıyanlar. Ülkemizde milyonlarca insanın konuştuğu dilin hangi dil olduğunu bilmiyor... Bu konuşların benzerini Meclis çatısı altında muhalefetten de görüyoruz. Bizim mücadelemiz bir zihniyet mücadelesi. Biz ayrımcı, otokrat, otoriter zihniyeti toptan reddediyoruz. En son örneğini Milletvekili George Aslan'ın ülkemizde yaşayan Rum, Ermeni ve Asuri Süryanileri Noelini ana dilinde kutladıklarında gördük. İki cümle Süryanice 'ye de tahammül edemedi bazıları. Bizim demokrasi hedefimizde Kürt, Türk, Arap, Çerkez fark etmez. Müslüman, gayrimüslim fark etmez Sünni, Alevi fark etmez. Muhafazakar, seküler fark etmez. Milliyetçi, liberal sosyalist hiç fark etmez. Hangi mahalleden hangi görüşten olursa olsun herkes bu ülkenin eşit ve onurlu vatandaşıdır.

"Dün 'adayımdır' dediğinize bugün 'korkak' derseniz, güven oluşturamazsınız"

Son altı aydır yaşadığımız bir gerçeği de buradan ifade etmek istiyorum. Biz muhalefet bloku olarak büyük bir inançla girdiğimiz genel seçimlerde arzu ettiğimiz başarıyı yakalayamadık. Seçim sonuçları sadece muhalefeti destekleyen seçmenlerde değil, aktif siyaset yapan birçok insanda da hayal kırıklığı ve umutsuzluk yarattı, bunun da farkındayız. Seçim sonrasında muhalefet partilerin kendi iç tartışmaları, partilerin birbirlerini suçlama yarışı bu hayal kırıklığını daha da derinleştiriyor. Şurada seçime üç ay kalmış daha dün masada oturanların birbirleriyle ilgili neler söylediklerini neler yaptıklarını büyük bir hicapla izliyoruz. Bu tür tutumlar güven oluşturmaz. Dün elini tuttuğunuza bugün 'düşman' derseniz güven oluşturamazsınız. Dün 'adayımdır' dediğinize bugün 'korkak' derseniz güven oluşturamazsınız. Ülkemizdeki bu kötüye gidişi durdurmak, milletimize hizmet için en etkili yol meşru demokratik siyasettir. Bu hukuksuzluğa, adaletsizliğe itirazı olanlara, yüreği vatan sevgisiyle dolu olan herkese, tüm demokratlara seslenmek istiyorum, asla siyasetten vazgeçmeyin. Siyaseti ülke yönetimini kifayetsizlere bırakmayın.